Başkanımız Aziz Yıldırım, avukatları aracılığıyla aşağıdaki açıklamayı yapmıştır:
"Büyük Fenerbahçe Taraftarı,
Büyük
Fenerbahçe Ailesi’nin sahibi olduğu 105 yıllık ulu bir çınar Fenerbahçe
Spor Kulübü’nde başkanlık görevini yapmaktan büyük bir onur ve gurur
duyduğumu bir kez daha belirtmek istiyorum. 3 Temmuz 2011 sabahından bu
yana bana, yönetici arkadaşlarıma dolayısıyla kulübümüz ve siz büyük
taraftarımıza reva görülen muamele ortadadır.
Hukukka aykırı
uygulama ve yöntemler ile elde edilen ve bu sebeple hiçbir hukuki
geçerliliği olmayan ve maddi gerçekler ile örtüşmeyen, hazırlayanların
kendi sanal gerçeklerine dayalı sözde deliller ile bizleri mahkum etmeye
ve en büyük sevdamız Fenerbahçe’den koparmaya çalışanlar bugün net
olarak gördüler ki; bunu yapabilmelerine imkan, ihtimal yok!
Sizler
bu büyük camianın taraftarları olarak daha ilk günden kulübümüz üzerine
oynanan çirkin oyunları ve kulübümüzü ele geçirme faaliyetini gördünüz,
anladınız ve buna izin vermediniz. Emin olun ve inanın ki hep birlikte
buna asla izin vermeyeceğiz. Tüm mücadelemiz, çektiğimiz tüm acılar
sıkıntılar bunun içindir. Birileri üzerimize geldikçe bizler
Fenerbahçemiz’e daha da sıkı bir biçimde sarılacağız. Çünkü bizler,
Ay-Yıldızlı Fenerbahçe formasını sadece üzerimize değil yüreğimize
giydik…
Şahsıma ve kulübümüze verdiğiniz destekler burada
bizlerin nefes alma sebebidir. Demokratik yollarla görüşlerinizi,
tepkilerinizi ortaya koyduğunuz her eylem bizler için yaşama gücüdür.
15
Nisan 2012 Pazar günkü (yarın) Bağdat Caddesi yürüyüşünüzü gönülden
destekliyorum. Sizlerden ricam, kimseyle kavga etmeden, çatışmaya
girmeden ve bizlere karşı kurulan tuzaklara düşmeden demokratik
tepkimizi ortaya koymanızdır. Bir sonraki yürüyüşte sizlerin arasına
karışmak ve sizlerle omuz omuza olmak en büyük arzum.
15 Nisan’da
sizler Bağdat Caddesi’nde, bizler 4 duvar arasında olsak da
yürüyüşümüz, yolumuz, davamız aynıdır. Bu yolda dilimizde her zaman şu
söz olacaktır; ’Dar Ağacında Olsak Bile Son Sözümüz Fenerbahçe.’